Tolstoy’un bir eserinde 1800’lerin ortalarında Kafkasya’da bir Türk köyü tasvirini okurken şaşırmıştım. Çünkü, günümüz Anadolu köylerinden hiçbir farkı yoktu anlattığı ortamın! Esasen, Jack London’ın anlattığı 100 yıl önceki Amerika ya da George Orwell’in 80 yıl önce çizdiği İngiltere portrelerini incelediğimizde de insan yaşamının günümüzden çok farklı olmadığını rahatlıkla görebiliriz.
Evet, günümüz insanı daha kolay seyahat ediyor, dünyanın her yeri ile anında iletişim kurabiliyor, bilgiye daha hızlı ulaşabiliyor. Bu bakıma son 30 yılda çok yol kat ettik, ancak Edison’dan önce de evler aydınlanıyordu, Bell’den önce de insanlar uzaklarla iletişime geçebiliyordu, Zuckerberg’den önce de sosyalleşiyorduk…
Genç kuşakların İnternet’ten önce bilginin, sosyal ağlardan önce eğlencenin, cep telefonundan önce iletişimin imkânsız olduğunu düşünmeleri için haklı bir gerekçeleri var: o tecrübeye hiç sahip olmadılar, çünkü doğdukları günden beri teknoloji ile iç içeler…
X kuşağı radyo nesliydi, gözlerini radyoyla açmışlardı. Onlara ilk ne zaman radyo dinlediklerini sorduğunuzda hatırlayamamaları doğaldır. Ancak onlara ilk televizyonu nerede, ne zaman izlediklerini sorsanız dün gibi hatırlayacaklardır.
Benzer bir şekilde, Y kuşağı televizyon nesliydi, ilk kez televizyonu ne zaman izlediklerini hatırlamasalar da, ilk renkli televizyonu, ilk özel TV kanalını, ilk İnternet deneyimlerini rahatlıkla hatırlayacaktır.
Bu yüzden de, Z kuşağı olarak adlandırılan ve Facebook ile aynı yıllarda doğup büyüyen bir neslin ilk kez İnternet kullandıkları günü hatırlayamaması beni çok fazla şaşırtmıyor.
Geçtiğimiz günlerde Amerikalı genç şarkıcı Billie Eilish katıldığı bir yayında tam da bu bağlamda bir açıklama yaparak sosyal medyayı neden çok zor terk ettiğini şu sözlerde duyurmuş:
“Artık bakmıyorum. Hepsini telefonumdan sildim ki bu benim için çok büyük bir olay. Çünkü dostum, senin büyüdüğün dönemde internet yoktu. İnternet benim için hayatımın o kadar büyük bir parçasıydı ki – çocukluğum değildi, çok şükür bir iPad bebeği değildim – ama dürüst olmak gerekirse, çocukluğumda İnternet’in olmadığı mükemmel bir zamanda büyüdüğümü hissediyorum, çok fazla İnternet’in olmadığı, böyle bir çocukluk geçirdim ve sürekli bir şeyler yapıyordum. Sadece bilgisayarlar ve bilgisayar oyunları vardı. Sonra ben bir ergen olduğumda iPhone’lar vardı ve sonra biraz yaşlandım ve sonrasında İnternet’in dönüştüğü her şey vardı…”
Sayfalarca yazarak anlatmaya çalıştığım pek çok şeyi birkaç cümle ile özetlemiş Billie Eilish!