İnsanı ne mutlu eder?

Tolstoy’un ‘Bilgelik Günlüğü’ adlı kitabının kritiğini yapmaya çalıştığım bir önceki yazıda esasen amacım, yazarın ‘bilgi’ kavramına bakışını özetlemeye çalışmaktı. Bu köşede sıkça sosyal medya odaklı bilgi kirliliği üzerinde durduğumuz için yazarın geçtiğimiz yüzyılda bilgi kavramına bakış açısında ilginç bulduğum noktaları paylaşmaya çalıştım. İlginç bir şekilde, en çok Tolstoy’un “bilginin iyi Devamı …

Tolstoy’un ‘Bilgelik Günlüğü’ üzerine

Bundan tam bir yıl önce, Lev Nikolayeviç Tolstoy’un ‘Bilgelik Günlüğü’ adlı bir eseri olduğunu öğrendiğimde kitabı hemen satın almıştım. Yaklaşık bin sayfalık cüssesiyle yazarın en kalın üçüncü eseri olduğunu da o vesile ile öğrenmiş oldum. Yaklaşık 30 yıl boyunca titizlikle üzerinde çalışarak bilgeliğin el kitabı oluşturma çabalarının bir neticesi olan Devamı …

Kara tavuk ve sihirli keten tohumu

Bilgelik Günlüğü’nde ilginç bir masaldan bahseder Tolstoy. Bir kara tavuk, kendisini ölümden kurtaran çocuğa şükranlarını sunmak için sihirli bir tohum hediye eder. Çocuk sihirli tohumu cebinde taşıdığı sürece bütün sınavlarını başarıyla geçmeye başlar. Sahip olduğu tohuma güvenerek derslerine çalışmayı bırakan çocuk, öğrenmeden derslerinde başarılı olmasına olur, ancak bunun sonucunda çocuğun Devamı …

‘Geçicilik’ çağında iyi bilgiye ulaşmak

Geçtiğimiz aylarda “Hiç üşenmiyor musun her hafta yazmaya?” diye sormuştu bir meslektaşım. Gerçekten de akademik çalışmaların yanı sıra 10 yılı aşkın bir zamandır her hafta yazmayı sürdürmesi için bir akademisyeni motive eden şey ne olabilir? Tolstoy’un oldukça kalın olan ‘Bilgelik Günlüğü’ kitabı ilginç bir tavsiye ile başlıyor: “Sahiden iyi ve Devamı …

Üç Soru

Bilgi piramidinin en üstünde hikmet yer alır ve ulaşılması en zor bilgi türüdür bu. İnsanoğlunun hayatının belli aşamasından sonra derin bilgi arayışa girmesi ise onu bilgeliğe de ulaştırabilir meczupluğa da… Tolstoy “Üç Soru” adlı kısa öyküsünde, vereceği kararlarda mutlak başarı elde etmek isteyen bir kralın öyküsünü anlatır. Öyküde kral, eğer Devamı …

İnsan her şeye alışabilir

Tolstoy, 1897 yılında ilk baskısı yayınlanan “Sanat Nedir?” eserinde şöyle bir serzenişte bulunuyor: “İçeriği yoksullaştıkça yoksullaşan, biçimi anlamsızlaştıkça anlamsızlaşan sanatın özellikle de son dönem ürünlerinde sanata dair bütün özellikleri yitirdiğini görmeye başladık; sanatımsı ya da sanata benzer denilebilecek şeylerdi artık sanat diye ortada görülenler.” Günümüzde sosyal ağlar, eğlence sektörünün en Devamı …

Billie Eilish

Tolstoy’un bir eserinde 1800’lerin ortalarında Kafkasya’da bir Türk köyü tasvirini okurken şaşırmıştım. Çünkü, günümüz Anadolu köylerinden hiçbir farkı yoktu anlattığı ortamın! Esasen, Jack London’ın anlattığı 100 yıl önceki Amerika ya da George Orwell’in 80 yıl önce çizdiği İngiltere portrelerini incelediğimizde de insan yaşamının günümüzden çok farklı olmadığını rahatlıkla görebiliriz. Evet, Devamı …

Tolstoy, Edison ve Twain

Bu hafta sizlerle teknoloji tarihine ilişkin bazı ilginç anekdotları paylaşmak istiyorum. Başlığa bakarak bu üç ismin ortak noktası ne olabilir diye merak ettiyseniz, hemen okumaya başlamanızı tavsiye ediyorum. Fırsat buldukça ilerleyen haftalarda da benzer paylaşımlara devam edebiliriz. Bu köşede zaman zaman eleştirdiğimiz özçekim (selfie) merakının yeni olmayıp neredeyse iki asırdır Devamı …