Müzik ruhun gıdası mıdır?

Gündemden biraz uzak durmak için bugün son yıllarda müzik ile mutluluk arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmaların bulgularını paylaşmak istiyorum.  Bu konuda dünya çapında çok sayıda araştırma gerçekleştiriliyor. Bulgular ise genel itibariyle müziğin insan duygu ve davranışlarını etkileyebilecek boyutta olduğunu gösteriyor. Pek çok araştırmacı müziğin hayatımızı daha tatmin edici hale getirerek gerçekten değiştirebileceğini gösteriyor olması hususunda hemfikir görünüyor.

Örneğin, yüksek atıf alan bir çalışmada müziğin mutluluk ve rahatlama yaratabileceği, sıkıntılı durumlarda dikkat dağıtabilme ve sorunlarla aktif olarak başa çıkma gibi stratejilere aracılık ederek bireylerin dikkatini duygudan ya da durumdan uzaklaştırabildiği ve duygu ya da durum hakkında mantıklı bir şekilde düşünmeye yardımcı olabildiği ortaya konulmuş.

Müziğin insanların ruhsal durumuna etkileri incelendiğinde, özellikle hüzünlü parçaların gerek enstrümantal, gerekse vermiş oldukları lirik mesajlarla duygusal etkilere yol açabildiği görülüyor. Bir araştırmanın sonuçları, hüzünlü müzik eserlerini dinleyenlerin kendi iç dünyalarına daha fazla odaklandıklarını gösteriyor. O yüzden de çalışma sonucunda hüzünlü müzik dinlemenin duygusal değişikliklere neden olabileceği sonucuna ulaşılmış.

Her ne kadar ruh halini hüzünlü olarak tanımlayan bireylerin mutlu müziklerden kaçındıkları akademik çalışmalarla da ortaya konulmuş olsa da, bazı çalışmalar sorunlarına çözüm bulmakta güçlük çeken bireylerde mutlu müzik seçiminin motive edici etkilerinin gözlendiği gösteriyor.

Benzer bir şekilde yapılan pek çok çalışmada, mutluluk veren melodi ve sözler barındıran müzik eserlerinin insanlarda hoş deneyim ve mutluluk olarak adlandırdıkları duygusal tepkilere yol açtığı, uyarılma ve olumlu ruh halinin yüksek olduğu klasik müzik eserlerini dinlemenin farklı düşünmeyi ve yaratıcılığı kolaylaştırabildiği, bu yüzden de bu tarz müzik eserlerinin çeşitli bilimsel, eğitimsel ve organizasyonel ortamlarda yaratıcı bilişi geliştirmek için yenilikçi bir araç olarak kullanılabileceği sonucuna ulaşılmış.

Prof. Dr. Mustafa Zihni TUNCA