In recent months, a woman in Washington, filed a lawsuit against a Türkiye-based company that developed the world’s highest-grossing mobile game. She accused the company of engaging in illegal gambling activities by using deceptive tactics to entice players to spend money. The game, often advertised as “completely free” in mobile Devamı …
Geçtiğimiz aylarda, ABD’nin Washington eyaletinde bir kadın dünyanın en çok para kazanan mobil oyununu geliştiren Türkiye merkezli bir şirkete karşı “oyuncuları para harcamaya çekmek için aldatıcı taktikler kullanarak yasadışı kumar faaliyetinde bulundukları” iddiası ile dava açtı. “Tamamen ücretsiz” sloganıyla mobil reklamlarına sıkça rastladığımız bu oyun, esasen ‘freemium’ olarak adlandırılan dijital Devamı …
For some time now, I have been bringing different concerns related to artificial intelligence to this column, often trying to evaluate them from an individual and societal perspective. This week, however, I want to address another serious issue regarding artificial intelligence. Those who follow this column regularly may recall that Devamı …
Bir süredir yapay zekâ ile ilgili farklı konulardaki endişeleri bu köşeye taşırken daha çok bireysel ve toplumsal perspektiften değerlendirmeler yapmaya çalıştık. Bu hafta ise yapay zekâ ile ilgili bir başka ciddi sıkıntıya değinmek istiyorum. Bu köşeyi düzenli takip edenlerin hatırlayacaktır, teknoloji devlerine ait devasa büyüklükte verilerin muhafaza edildiği ve işlendiği Devamı …
While digital channels enable social interaction across time and space, they can paradoxically amplify loneliness by diminishing the value of physical proximity. Research reveals that despite following numerous users on social networks, an increasing number of people report feeling lonely in real life, with a significant proportion being young individuals. Devamı …
Dijital yalnızlığı iki kelime ile anlatmak gerekse, Teoman’ın ‘İki Yabancı’ şarkısındaki “Birlikte ama yalnız” dizesi sanırım yeterli olurdu. Dijital mecralar, bireylerin zaman ve mekândan bağımsız bir şekilde sosyal etkileşimde bulunmasına olanak tanırken, bu durum fiziksel yakınlığın önemini azaltarak yalnızlığı artırabiliyor. Araştırmalar, sosyal ağlarda çok sayıda kullanıcı ile takipleşmesine rağmen gerçek Devamı …
In a previous edition of this column, we discussed a tragic case involving a 14-year-old student who, after forming a deep attachment to an artificial intelligence character he had created, experienced a gradual erosion of his peer relationships and ultimately took his own life. While this incident might seem like Devamı …
Geçtiğimiz haftalarda bu köşede kendi oluşturduğu yapay zekâ karakterine aşık olduktan sonra çevresindeki insanlarla ilişkileri giderek zayıflayarak hayatına son veren 14 yaşındaki öğrenciden bahsetmiştik. Konu her ne kadar en yalın haliyle yapay zekâya insana özgü özelliklerin yüklenmesi, yani ‘dijital antropomorfizm’ sorunu gibi görünse de, aslında bu vakayı teknolojik gelişmelerin ciddi Devamı …
In a previous article critiquing Tolstoy’s ‘A Calendar of Wisdom’, I examined the author’s perspective on ‘knowledge’ and its role in human life. I highlighted intriguing aspects of Tolstoy’s views on knowledge from a 19th-century perspective. Interestingly, the most feedback I received concerned Tolstoy’s assertion that “knowledge is a tool Devamı …
At around one thousand pages, ‘A Calendar of Wisdom’ is the third largest book written by Leo Nikolayevich Tolstoy. This monumental work, which Tolstoy meticulously compiled over 3 decades, serves as a handbook of wisdom. Organized like a calendar, it is divided into 365 entries, each corresponding to a day Devamı …