Bill Gates, blog sitesinde yeni kitabını aşağıdaki cümlelerle anlatıyor:
İlk halka açık konuşmamı yaptığımda yirmi yaşındaydım. 1976 yılıydı, Microsoft neredeyse bir yaşındaydı ve birkaç yüz bilgisayar hobisinden oluşan bir odaya yazılım açıklıyordum. Podyumdaki o zamandaki ana anım ne kadar gergin hissettiğimdi. O zamandan beri yarım yüzyılda, binlerce insanla konuştum ve yazılımdan küresel sağlık, iklim değişikliği ve burada Gates Notes’ta düzenli olarak yazdığım diğer konulara kadar herhangi bir sayıda konu hakkında çok rahat bir şekilde konuştum.
Konuşma listesinde bulunmayan bir şey vardı: kendim. İnsanların gözlerinin önünde geçirdiğim elli yıl içinde, nadiren kendi hikayem hakkında konuştum ya da yazdım ya da kişisel hayatımın ayrıntılarını ortaya çıkardım. Bu sadece mahremiyet tercihinden kaynaklanmadı. Doğası gereği, dışa odaklanma eğilimindeyim. Benim dikkatim, üzerinde çalıştığım sorunları çözmeye yardımcı olan yeni fikirlere ve insanlara çekiliyor. Ve tarihi öğrenmeyi sevmeme rağmen, kendime bakmak için hiçbir zaman fazla zaman harcamadım.
Ama benim yaşımdaki birçok insan gibi – bu yıl 70 olacağım – birkaç yıl önce bir tefekkür dönemine girdim. Üç çocuğum hayatta kendi yollarında güzel bir şekilde ilerlemeye başlamıştı. Babamın Alzheimer’dan yavaş düşüşüne ve ölümüne tanık oldum. Eski fotoğraflar, aile belgeleri ve annemin kurtardığı okul raporları ile on yıllardır görmediğim bilgisayar kodu çıktıları gibi hatıra kutularını deşmeye başladım. Ayrıca anılarımı kaydetmek için bir kenara oturup aile üyelerinden ve eski arkadaşlardan hikayeler toplamak için yardım aldım. İlk kez uzun zaman önce gelen tüm anıların şimdi kim olduğum hakkında nasıl fikir verebileceğini görmek için uyumlu bir çaba sarf ettim.
Bu sürecin sonucu, 4: Şubat’ta yayınlanacak bir kitaptır. İlk anı kitabım Kaynak Kodu. Onu burada sipariş edebilirsiniz. (Kitaptan elde ettiğim geliri United Way’e bağışlıyorum.)
Source Code, Seattle’da büyümekten Microsoft’un başlangıcına kadar hayatımın ilk bölümünün hikayesidir. Benim hakkımda ne yapacağını bilmeyen iki adanmış ve hırslı ebeveynin huzursuz ortanca çocuğu olan erken, bazen zor bir çocuk olmanın nasıl bir şey olduğunu paylaşıyorum. Kitabı yazarken, beni şekillendiren insanları ve dünyayı değiştiren bir şirketin yaratılmasına yol açan deneyimleri daha iyi anlamaya başladım.
Kaynak Kodu’nda Paul Allen ve benim yazılımın dünyayı değiştireceğini nasıl fark ettiğimizi ve Aralık 1974’te elinde Popular Electronics‘in her şeyi bırakıp şirketimizi kurmamıza ilham verecek sayısıyla üniversite yurt odama girdiği anı öğreneceksiniz. Ayrıca, bana nasıl kart oynayacağımı ve yol boyunca nasıl düşüneceğimi öğreten büyükannem gibi geniş ailemle de tanışacaksınız. Bana meydan okuyan ve beni çok daha sonraya kadar tam olarak takdir etmediğim şekillerde itmeye yardımcı olan öğretmenler, mentorlar ve arkadaşlarla tanışacaksınız.
Hakkında yazdığım bazı anlar, örneğin bahsetmiş olduğum Popular Electronics hikayesi, hayatımda önemli olduğunu her zaman düşündüğüm anlardı. Ancak en kişisel anların çoğunun ne kadar önemli olduğunu ancak onlarca yıl sonra, şimdi kendi bakış açımdan değerlendirdiğimde gördüm. Yazmak, erken dönem ilgi alanlarım ve kendime has özelliklerim ile Microsoft’ta ve hatta Gates Vakfı’nda yapacağım işler arasındaki bağlantıyı görmeme yardımcı oldu.
Kitaptaki bazı hikâyeleri anlatmak benim için zordu. Yaşıtlarımın çoğuyla uyumsuz bir çocuktum, kendi başıma kitap okumaktan neredeyse başka bir şey yapmaktan daha mutluydum. Çok erken yaşlardan itibaren aileme karşı serttim. Özerklik istiyor ve annemin beni kontrol etme çabalarına direniyordum. O zamanlar bir terapist, yakında bağımsız olacağımı ve evde sürdürdüğüm savaşı sona erdirmem gerektiğini görmeme yardımcı oldu. Büyümenin bir parçası da kendimin bazı yönlerini anlamak ve onlarla daha iyi başa çıkmayı öğrenmekti. Nihayetinde bu devam eden bir süreçtir.
Kaynak Kodu’nu yazmanın en zor kısımlarından biri, 16 yaşındayken ilk yakın arkadaşımın ölümünü yeniden hatırlamaktı. Zekiydi, yaşının ötesinde bir olgunluğa sahipti ve o zamanlar hayatımdaki çoğu insanın aksine beni anlıyordu. Bu benim ölümle ilk yakın deneyimimdi ve bu trajedinin anılarını işlemek için zaman harcadığım için minnettarım.
Kaynak Kodu’nu yazmak için kendimi inceleme durumunda kalmak benim için yeni bir deneyimdi. Derinlere indikçe geçmişimi çözümlemekten daha çok keyif aldım. Bu yolculuğa devam edeceğim ve yazılım kariyerimi gelecekteki bir kitapta ele almayı planlıyorum ve sonunda hayırseverlik çalışmalarım hakkında bir kitap yazacağım. Yine de ilk adım olarak Kaynak Kodu‘nu beğeneceğinizi umuyorum.
IHT Haber