Yapay Zekâ ve Veri Merkezleri: 7 Trilyon Dolarlık Yarış

McKinsey Quarterly tarafından geçtiğimiz hafta yayınlanan “The cost of compute: A $7 trillion race to scale data centers” başlıklı raporda, 2030’a kadar küresel veri merkezi yatırımlarının 6,7 trilyon dolara ulaşması beklendiği ifade ediliyor.

Yapay zekânın (YZ) hızlı büyümesi, işlem gücüne yönelik benzeri görülmemiş bir talep patlamasına neden oluyor. Yapılan analizlere göre, 2030’a kadar küresel veri merkezi yatırımlarının 6,7 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu tutarın 5,2 trilyon doları, 2030’a kadar baskın hale gelmesi beklenen YZ eğitim ve çıkarım iş yüklerini desteklemek için YZ odaklı altyapıya ayrılacağı tahmin ediliyor. Web barındırma ve kurumsal BT sistemleri gibi YZ dışı iş yükleri ise daha az işlem yoğunluğu gerektiren CPU’lar üzerinde çalışacağı ve 1,5 trilyon dolarlık yatırımı kapsayacağı bildiriliyor. Ancak, yatırımın kesin ölçeği belirsiz talep senaryolarına bağlı bir senaryoda 7,9 trilyon dolar (205 gigawatt kapasite artışı) gerekebilirken, kısıtlı bir senaryoda yatırım 3,7 trilyon dolar (78 gigawatt) ile sınırlı kalabileceği düşünülüyor.

İşlem gücü değer zinciri, beş temel yatırımcı grubunu içeriyor. İnşaatçılar (örneğin, gayrimenkul ve inşaat firmaları), işgücü sıkıntıları ve yüksek güç yoğunluğuna sahip rafların soğutma ihtiyacı gibi zorluklarla karşılaşsa da modüler inşaat yöntemleriyle projeleri hızlandırabileceği biliniyor. Enerji Sağlayıcılar, şebeke kısıtlamalarını ve temiz enerji geçişini yönetmek zorunda oldukları için, 2030’a kadar enerji karmasının %45-50’sinin yenilenebilir kaynaklardan gelmesi bekleniyor. NVIDIA ve Intel gibi teknoloji geliştiricilerin, YZ’ye yönelik 3,1 trilyon dolarlık yatırımla yarı iletken tedarik darboğazlarıyla mücadele ettikleri ve üretim kapasitesini genişletmek zorunda oldukları rapor ediliyor. AWS gibi büyük ölçekli operatörler, enerji verimliliği ve sunucu kullanımını optimize etmeye odaklanırken, OpenAI gibi YZ Mimarı şirketlerin ise çıkarım maliyetlerini düşürmek ve güvenlik, önyargı gibi yönetişim sorunlarını çözmek için çalışmaları bekleniyor.

Daha verimli YZ modelleri gibi teknolojik ilerlemeler işlem talebini azaltabilirken, artan benimseme oranlarının bu kazancı dengeleyebileceği belirtiliyor. Tedarik zinciri kesintileri, işgücü eksiklikleri ve tarife/ihracat kısıtlamaları gibi jeopolitik gerilimlerin yatırım kararlarını karmaşıklaştırdığı ifade edilen raporda, şirketlerin ölçeklenebilir stratejiler geliştirmeleri, enerji verimli teknolojilere yatırım yapmaları ve çip, enerji gibi kritik kaynaklar için dirençli tedarik zincirleri oluşturmaları tavsiye ediliyor.

Raporda, veri merkezlerini ölçeklendirmek için 7 trilyon dolarlık yarışın yalnızca altyapıyla sınırlı olmayıp, YZ’nin geleceğini şekillendirmek için stratejik bir rekabet olduğuna değinilerek, başarının agresif büyümeyi sermaye verimliliğiyle dengelemenin yanı sıra talep değişimlerini öngörmeye ve teknolojik, düzenleyici ve jeopolitik riskleri yönetmeye bağlı olacağı vurgulanıyor. Raporda ayrıca, bu sürecin sonucunda, YZ destekli inovasyonun bir sonraki dönemine hangi aktörlerin öncülük edeceğini belirleyeceğinin ortaya çıkacağı bildiriliyor.