Hatırlayalım… Ülkemiz 3G teknolojisinden 4G’ye geçişte oldukça temkinli davranmış, İran ve Kenya’nın bile yıllardır kullandığı teknolojiyi en geç adapte eden ülkelerden birisi olmuştuk. Önceleri büyüklerimiz 4G’ye yapılacak yatırımları ölü yatırım olarak görüp “Bir numara büyük olsun, seneye de giyeriz” mantığı ile 5G’yi beklemeyi münasip bulsalar da, 2016 itibariyle bir şekilde dünyanın el ileri 4G teknolojisini (4.5G adı verilerek) kullanmaya ikna olmuşlardı.
Günler su gibi akıp geçti ve beklenen 5G altyapı çalışmaları hızla tamamlandı. ABD başta olmak üzere dünya çapında uzun süre test edilen beşinci nesil süper hızlı iletişim altyapısı ile insanlar nihayet farklı üreticilerin piyasaya sürmeye başladıkları 5G uyumlu telefonlar sayesinde tanışmaya başlayacaklar. Her ne kadar uzmanlar kullanıcıları önümüzdeki yıla kadar 5G telefon alma konusunda acele etmemeleri hususunda uyarsa da muhtemelen bu yılın son çeyreğinde bazı teknoloji meraklıları bu telefonları kullanmaya başlayacaklardır.
Ülkemizde de Turkcell başta olmak üzere operatörlerin bu teknoloji ile ilgili ciddi yatırımlarda bulunduklarını takip ediyoruz. Bu durum ülkemiz açısından güzel bir gelişme olsa da “Yasal olarak lisanslama süreci ne zaman başlar, yine en geç sistemi kullanmaya başlayan ülkeler arasında mı yer alırız” gibi soruların cevapları henüz netlik kazanmış değil.
Hayatımızın İnternet’e entegre olduğu bir çağda daha hızlı ve kapsamlı bir veri transferi açısından 5G altyapısı kaçınılmaz görünüyor. Akıllı şehirler, otonom araçlar, IPTV ve nesnelerin İnterneti gibi ciddi veri akışı gerektiren uygulamaların yanı sıra sosyal ağlarda ciddi oranda video ve görsel transferinin gerçekleşmesi artık 5G teknolojilerinin adaptasyonunu ciddi anlamda gerektiriyor.
Bu bağlamda dikkat çeken gelişmelerden birisi de önümüzdeki günlerde ilk 5G destekli iPhone modelini piyasaya sürmesi beklenen Apple tarafından Intel’in akıllı telefonlara yönelik modem bölümünü satın alma anlaşması idi. Gelecekte 5G modem ile çalışan cihazlarda Qualcomm’a bağlı kalmak istemeyen şirket bir milyar Dolar tutarında bir bedel karşılığında bu yılın son çeyreği içinde Intel’in ilgili ünitesini satın almış olacak.
Facebook’un ABD’de ödeyeceği cezanın beşte biri kadar bir bedel karşılığında Intel’in 17 bin patentine ve 2 bin 200 uzman çalışanına sahip olmayı planlayan Apple bu anlaşma ile stratejik bir yatırım gerçekleştirmiş olacak. Her ne kadar kısa bir süre içerisinden Intel’in teknolojisini iPhone’larda göremesek de, uzun vadede 5G dünyasında en azından kendi cihazları açısından önemli bir Ar-Ge alanı yaratmış olacaklar.
Tüm bu gelişmeler devam ederken en çok merak ettiğim soruların başında ise “5G teknolojilerinin sağlığımıza ne gibi zararlı etkilerinin olabileceği” geliyor. Bu konudaki tartışmaları ise sonraki yazılarda değerlendirmek istiyorum.