WhatsApp gruplarının sanal alemde dedikodunun en yoğun gerçekleştiği ortamların başında geldiğini çok iyi biliyoruz. Bu grupların çoğu doğru ya da yanlış olduğuna aldırış edilmeden bilgilerin kulaktan kulağa yayıldığı ortamlar olarak görev yapıyor. Bu durumu bilen Facebook yetkilileri de zaten bu sebepten dolayı son dönemde daha güvenli kişisel iletişim ağlarına önem vermek istediklerini dile getiriyorlar. Hatta Facebook, Instagram, WhatsApp ve Messenger hesapları arasında tek bir altyapı altında sohbeti sağlayacak olan sistem üzerinde çalışmalarının temelinde de bu durum yatıyor.
Facebook kullanıcı sayısı azalarak da olsa artışa devam ederken kullanım oranındaki düşüş Instagram ve WhatsApp’ın kullanımındaki artış ile ilişkilendirildiğinde kullanıcıların artık Facebook’u Recep İvedik’in yıllar önceki kabaca ifadesiyle “amele kaynayan” bir platform olarak görmelerinden de kaynaklanıyor olabilir. Çin nüfusundan fazla kullanıcıya sahip olan platformu terk eden ya da kullanımı azaltan pek çok kişinin paylaşım ve iletişim ihtiyaçlarını özellikle Instagram ve WhatsApp üzerinden karşılama çabaları bu anlamda makul görülebilir.
“Sen hâlâ Facebook kullanıyor musun?” soruma bir akademisyen dostumun verdiği cevap oldukça önemliydi:
“Toplumu anlamak için bundan daha ideal bir konum bulamazsın… Halkın nabzı burada atıyor!”
Gerçekten de kişisel verilerine ilişkin güvenlik kaygısı olmayan, dezenformasyon kaynaklarına aldırış etmediği gibi o kaynaklardan gelen sahte haberlerin yayılmasına da yardımcı olan kullanıcıların yoğun kullanımına maruz kalan Facebook da elde ettiği ciddi reklam gelirleri sebebiyle bu durumdan oldukça memnun.
Kullanıcılar Facebook’un sunduğu sanal yaşam alanını öylesine benimsedi ki, sosyal ağı kimi zaman bir kahvehane, kimi zaman bir stadyum, kimi zaman bir okul kantini, kimi zaman ise evinin salonu olarak görebiliyor.
Gerçek hayatta bile bu gibi ortamlarda sohbet esnasında küfürsüz bir çift cümle kuramayan bir insanın sosyal ağlarda nezaket dersi veren paylaşımlarda bulunmasını beklemek çok da doğru olmaz.
Bu yüzden de Facebook tıpkı Twitter gibi başta siyasi, sportif ve inanç temelli olmak üzere pek çok konuda polemiğin yoğun bir şekilde yaşandığı, çoğu zaman seviyeli tartışmaların ötesinde hakaretlerin havalarda uçuştuğu bir platform olma özelliğini de sürdürüyor.
Geçtiğimiz günlerde son altı yılda boyunca 20 bin 474 kişi hakkında sosyal medya paylaşımları yüzünden resmi olarak soruşturma başlatıldığı açıklandı. Bu kişilerden kaçı ceza aldı ya da alır, o kısmını bilemesek de, Facebook’un bir süre daha sanal yaşamımıza yön veren önemli bir aktör olmaya devam edeceğini söylemek yanlış olmaz…