Facebook Asri Mezarlığı

Önceki yazıyı “Gelecekte Facebook’u neler bekliyor olabilir?” sorusu ile tamamlamıştık. Hemen söyleyeyim, anormal bir gelişme yaşanmaması durumundan bundan 50 yıl sonra Facebook (eğer faaliyetlerine devam ederse) dijital bir anıt mezarlık haline gelecek. Çünkü, güncel bir araştırma bulguları 2069 yılı itibariyle Facebook’taki kayıtlı ölülerin sayısının yaşayan kullanıcılardan fazla olacağını gösteriyor.

Geçen hafta paylaşmıştım, aylık aktif kullanıcı sayısı 2.3 milyarın üzerinde olan Facebook’un haftalık aktif kullanıcı sayısı 1.6 milyarı buluyor. Diğer bir ifade ile, Facebook kullanıcılarının %70’i sosyal ağı yoğun bir şekilde kullanıyor. Hatta 2019’un ilk çeyreğinde mevcut kullanıcıların önemli bir kısmının sosyal ağa her gün düzenli olarak mobil cihazlardan erişiyor olması şirketin reklam gelirlerinin de %93’ünün mobil reklamlardan elde etmesine olanak tanıyor.

Yaklaşık 80 milyon sahte hesabı bir kenara bırakırsak, sosyal ağı aktif olarak kullanan grubun 25-34 yaş aralığındakiler olduğunu söyleyebiliriz. Bu grup toplam Facebook kullanıcı sayısının yaklaşık %30’una karşılık geliyor. Ülkemizdeki kullanıcı sayısına baktığımızda da bu oranın benzer bir şekilde %32 civarında olduğunu görüyoruz.

İstatistikleri bırakıp asıl konumuza dönersek, dünya çapında Facebook’un kullanıcı sayısındaki artış oranının artık yavaşlamaya başladığını görüyoruz. Yakın bir gelecekte bu artışın durma noktasına geleceği biliniyor. Mevcut İnternet kullanıcıların önemli bir kısmı Facebook’u halihazırda kullandığı için kullanıcı sayısındaki artış sadece Çin gibi sosyal ağa erişimi yasaklayan ülkelerin bu yasağı kaldırmalarına bağlı. Aksi halde üye sayısındaki artış sadece sosyal ağa resmi üyelik yaşı olan 13 yaşına erişen çocukların sayısına bağlı olarak değişecek.

Bununla birlikte son birkaç yıldır yetişkinlerle aynı ortamda bulunmak istemeyen 25 yaş altı ergenler sosyal ağı terk etmeye devam ediyorlar. Önceki yıl ABD’de 3 milyona yakın 25 yaş altı kullanıcı ağı terk etmişti. Ülkemiz istatistiklerine baktığımızda da Facebook’ta son bir yılda kullanıcı sayısı azalan tek grubun 25 yaş altı gençler olduğunu görüyoruz. Geçen yıldan bu yana ülkemizdeki Facebook kullanıcı sayısı 43 milyondan 50 milyona yükselirken, 25 yaş altı kullanıcıların sayısı 18 milyon 900 bin’den 16 milyon 200 bin’e inmiş durumda!

Ancak şirketi endişelendiren sorun gelecekte kaçınılmaz bir şekilde kullanıcı sayısındaki artışın durma noktasına gelmesi değil. Asıl sorun, mevcut aktif kullanıcı sayısını koruyabilmek. Çünkü, her gün ortalama 8 bin kullanıcının bu dünyaya veda ettiği tahmin ediliyor. Bunun sonucunda da kullanıcı yakınlarının talebi üzerine bu hesaplar o kişi adına birer anı hesabı haline getiriliyor.

Yazının başında belirttiğim araştırma bulgularına göre, eğer Facebook kullanıcı sayısındaki artış tamamen durursa, bundan tam 50 yıl sonra artık yaşamayan Facebook kullanıcılarına ait hesapların sayısı, aktif kullanıcıların sayfasını geçmiş olacak. Yüzyılın sonu geldiğinde ise en kötümser senaryoya göre 4.9 milyar civarında Facebook hesabı sadece birer anı sayfasına dönmüş olacak.

Peki bu durum şirketin reklam ve diğer gelirlerini ne şekilde etkiler? Facebook gibi makyavelist bir şirket için dünyanın en büyük dijital asri mezarlığına sahip olmak stratejik öneme sahip bir gelir kapısı olabilir. Çünkü, dünyanın hiçbir yerinde bu kadar kapsamlı bir kültür arşivi bulunmuyor. Araştırmacılar bu arşivi kontrol etmenin “insanlık tarihini kontrol etmekle eşdeğer” olduğunu ifade ediyorlar. Bu veriler gelecek nesillere aktarılacak önemli bir dijital miras olmanın ötesinde, antropolojiden sosyolojiye kadar farklı disiplinlerdeki araştırmacılar açısından da önemli bir hazine olarak kabul ediliyor. O yüzden de şirketin ihtiraslı yöneticisi Zuck muhtemelen bu konudaki geleceğe yönelik planlarını çoktan yapmıştır diye düşünüyorum.

Bir sonraki yazıda bir başka ilginç konu olan ve artık bir paranoyaya dönüşen “Facebook acaba telefonlarımızı dinliyor mu?” sorusuna yönelik gelişmeleri paylaşmak istiyorum.

Prof. Dr. Mustafa Zihni TUNCA