Evlilik programlarının ardında bıraktığı etkiler

Hemen hemen her kesimden vatandaşın eleştirdiği ancak bir türlü izlemekten vazgeçemediği programlardan biriydi evlilik programları. Gündüz kuşağının reytinglerinde ilk 10 da yerini alırdı hep. 7 den 70e her yaşta izleyici kitlesi vardı. Bugün her ne kadar yayında olmasalar da, toplumda bir tahribat bıraktıkları tartışmasız bir gerçektir. Özellikle genç nesle evlilik kurumunun çok özel bir kurum olmadığını aşıladılar adeta. Evlilikler kavgalarla kurulur, belli pazarlıklar yapılır, aileler birbirlerine her türlü laf söyleme hakkına sahiptirler gibi olguları genç nesle aşıladılar. Amaçları sadece reyting alabilmek olan bu programlar, hedeflerine ulaştılar.  Reklam pastasından büyükçe pay aldılar. Ama mutlu aile, mutlu toplum kavramına büyük zarar verdiler.

Biz, gelenek ve göreneklerine, aile ilişki ve bağlarına, inançlarına bağlı bir millettik esasında. Ama gerek yazılı, gerekse görsel basın vasıtasıyla bizim bu güçlü değerlerimiz bir bir yok edildi. Büyüğün küçüğe sevgisi, küçüğün büyüğe saygısı kalmadı. Evlilikler azalırken, boşanmalar çoğaldı. Aileler evlatlarına büyüklerinden devir aldıkları değerleri anlatamadılar. Anlatsalar da, dinleyen olmadı. Çünkü diğer taraftan akıllarını karıştıran başka platformlar da vardı. Televizyon kanalları gibi… Televizyon kanallarında yayımlanan bir takım programlar gibi… ve benim eleştirime konu olan evlilik programları gibi.

Peki kültür düzeyi, eğitim seviyesi dahi gözetilmeden izlenen bu sadece adı ‘evlilik’ programı olan bu programlarda neler vardı?

Ne yoktu ki? Kavga vardı, ciddiyetsizlik vardı, teşhir vardı, saygısızlık vardı… Çirkin olan her şey vardı! Güzel olan tek bir şey yoktu. Ya da bir şey vardı. Neydi o şey? Para… Kanal yetkililerinin ve program ekibinin kazandığı para. Bir tek para vardı. Para için her türlü rezalete göz yumdu kanal yetkilileri.

Uzmanlar tarafından bu tür programların içeriğinin boş olduğunun, genç nesillere olumsuz örnek olduğunun söylenmesine rağmen vazgeçilmeyen bir hastalıktı evlilik programları… Evlilik gibi kutsal bir müessesenin yapay ve sıradan gösterilmesi, eğlence malzemesi haline gelmesi oldukça üzüntü verici bir durumdur. Medya, talep olduğu için bu programları yapmaya devam etmiştir. Toplumun bu programları ısrarla izlemesinin birçok nedeni vardır. Örneğin, ülkemizde başkalarının özel hayatına karşı hep ilgi duyulmaktadır. Bu programlara çıkan adayların özel hayatı gözler önüne serildiğinden izleyicilerin dikkatini çekmekteydi. Adaylardaki amaç evlilik değil, kendini beğendirme ve kendini gösterme çabasıydı. Adaylar birbirleriyle yarış halindeydiler. Üstelik, kendilerini beğendireyim derken daha çok komik duruma düşürmekteydiler kendilerini. Eğer açıp bir iki evlilik programı izlediyseniz ciddi bir iş olan evlilikten çok, kurmaca bir komedi programı izliyormuş gibi olmuşsunuzdur. Konuşmalar gayet basit olup yeri geldiğinde tartışmalar, yeri geldiğinde kavgalar, argo kelimeler görmeniz de mümkündür. Toplumumuzda bu tür şeyleri yadırgamadan izlemeye devam etmiştir. Hatta birçok izleyicinin ve tabi reyting olsun diye sunucuların da, program sıradanlıktan çıksın diye olay çıkmasını beklediğini düşünmekteyim. Yer yer sunucular tarafından bile küçük düşürülen adaylar, konuşması görünüşüyle dalga geçilenler…

Kimi zaman göz yaşı ve ajitasyon katılarak izleyicileri ekran başında tuttuğu da olmuştur bu tür programların. İzleyenlerin duygularıyla oynayan, evliliği sadece görünüşe ve sayısal vasıflara ( maaş, yaş, boy vb.) indirgeyen bir yapı… Şov amaçlı olup bize hiç bir artı katmayan, toplumumuza maalesef olumsuz etkiler bırakan bir medya yapımı…

Bu konuyla yapılan bir ankette izleyenler izdivaç programlarını keyifli ancak sağlıksız bulmuş, yine de izlemeye devam ettiği görülmüştür. Ancak son zamanlarda evlilik programlarına karşı toplumun ahlakını bozduğu gerekçesiyle birçok eleştiri gelmeye devam etmiştir. Programlar amacından iyice saptamış, adeta dans şarkı eğlence programları haline gelmiştir. Bu sebeple uzun süredir yayından kaldırılması düşünülen evlilik programları, RTÜK tarafından kaldırılmıştır.

690 sayılı KHK’nın evlilik programlarını yasaklayan ilgili maddesi aşağıdaki gibidir:

“(4) Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, arkadaş bulma amacıyla kişilerin tanıştırıldığı ve/veya buluşturulduğu türden programlara, takviye edici gıdalar ve benzeri destekleyici ürünler de dâhil olmak üzere herhangi bir ürünün ilgili mevzuatına aykırı olarak sağlık beyanıyla satışına, pazarlanmasına ve/veya reklamına, sohbet, arkadaşlık ve eş bulma hatlarının ve hizmetlerinin tanıtımına yer verilemez. Katma değerli elektronik haberleşme hizmet numaraları, yerel aranır numaralar, benzeri özel içerikli hizmetlere ilişkin numaralar ile özel ücrete tabi diğer sabit ve mobil numaralar kullanılmak suretiyle, izleyici ve dinleyicileri yanıltıcı ve/veya haksız kazanca neden olacak şekilde yarışma, çekiliş, lotarya ve benzeri adlar altında ödül ve ikramiye taahhüt edilemez ve bu yöntemle ürün tanıtımı, satışı ve pazarlaması yapılamaz.”

Mebrure Hilal Akçay