Japonya, sosyal medya kullanımı ve bağımlılık

Geçtiğimiz hafta Uluslararası Tokyo Üniversitesi ile görüşmelerde bulunmak amacıyla Japonya’yı ziyaret etme imkânım oldu. İsmi teknoloji ile bütünleşen, küçük ancak hayli kalabalık olan bu ülkeyi oldukça kısa bir süre içinde gezebilmek elbette mümkün değil. Ancak, Japonya’ya turistik amaçla gitmesem de başkent Tokyo’da bazı gözlemlerde bulunabildim. Bir ülke kültürünü gözlemleyebilmek için Tokyo gibi metropollerin yanıltıcı olduğunu söyleyebilmek mümkündür. Ancak ilgi alanınız teknoloji kullanımı gibi detaylar ise incelenmesi gereken şehirlerin başında Tokyo’nun gelmelidir.

Sosyal ağlarda zaman zaman paylaşılan bir görsel vardı. Japonya’da metro ile seyahat ederken ellerindeki kitapları okuyan insanları gösteren bu görselde Japon kültürünün sosyal medya bağımlılığına karşı nasıl direndiğini göstererek uyarıda bulunuyordu.

Sadece ülkemizde değil, son yıllarda yurt dışında seyahat ettiğim tüm metropollerde aynı görüntülere rastladığım için toplu ulaşım araçlarında cep telefonları yerine kitapları tercih eden bir toplumla tanışmak gerçekten heyecan verici olacaktı.

Maalesef ilk hayal kırıklığını havalimanında yaşadım. Uçağından inip valizlerini almaya giden gençlerin neredeyse tümü ellerindeki cep telefonları tarafından hipnotize edilmiş vaziyette idi! Ertesi gün şehrin en kalabalık caddelerinde benzer sahnelerle karşılaşınca Japonya’da da İnternet bağımlılığının diğer ülkelerden çok farklı olmadığına kanaat getirdim…

Japonya, Türkiye’nin yarısının altında yüzölçümüne sahip olmasına rağmen ülkemizden oldukça yüksek bir nüfusa sahip. 127 milyonluk nüfusun 38 milyonu başkent Tokyo bölgesinde yaşıyor. Ayrıca, ülke nüfusunun tamamına yakını (%94) İnternet erişimine sahip. Ülkemizde ise bu oran halen %68 civarında. Japonya’da sosyal ağ kullanımını merak edenler için özetlemek gerekirse, güncel verilere göre ülkede 71 milyon kişi Facebook, 51 milyon kişi Twitter, 23 milyon kişi ise Instagram kullanıyor. Bu verilere bakarak sosyal ağlara ilginin ülke çapında hiç de azımsanmayacak düzeyde olduğunu söyleyebiliriz.

Öyle ki, ABD’den sonra en çok Twitter kullanıcısına sahip olan Japonya, oransal olarak incelediğimizde nüfusun %40’ı ile en yoğun Twitter kullanımına sahip ülkeler sıralamasında ilk sırada yer alıyor. Belki de o yüzden, Japonya’da Twitter kullanırken en çok dikkatimi çeken detay reklam içerikli twit sayısının Türkiye’dekilere oranla oldukça yüksek oluşuydu.

Özetlemek gerekirse, sosyal ağlar diğer ülkeleri olduğu gibi Japonları da etkisi altına almış durumda. Tüm dünyayı bir virüs gibi saran sosyal medya kullanımının bireysel ve toplumsal açıdan olumsuz etkilerine her fırsatta bu köşede değinmeye çalışıyorum ancak kaygı verici iki noktayı tekrar hatırlatmakta fayda var. Bunlardan birincisi, giderek artan oranda sosyal medya bağımlılığının toplumda iletişim problemlerinden davranışsal bozukluklara kadar çok sayıda olumsuzluklara yol açması. İkincisi ise, Facebook başta olmak üzere pek çok şirket tarafından izinsiz olarak erişilen dünya çapında yüz milyonlarca kullanıcıya ait kişisel verilerin akıbeti…

Hangisine daha çok üzülmemiz lazım bilemiyorum!

Prof. Dr. Mustafa Zihni TUNCA