Finansal Dünyada Dijital Dönüşüm

Posta gazetesinde yer alan bir habere göre; yakın bir gelecekte muhasebeciler işsiz kalacaklar. Yine gazeteye göre, bankalar; işsiz kalacak muhasebeciler için yeni iş kolları oluşturmakta veya muhasebe departmanında çalışan insanlara, farklı yetenekler sağlayacak eğitimler vermektedir.

Sorun şu; gerçekten yakın gelecekte muhasebeciler işsiz kalacak mı? Cevap ise hem “Evet” hem de “Hayır”. Bu yazının amacı da bu soruya cevap aramak. Her şeyden önce IV. Sanayi Devrimi ile birlikte, her alanda olduğu gibi, finansal alanda da yoğun olarak robotlar ve algoritmalar kullanılmaya başlanmıştır. Özellikle yazılım sektörünün hızlı geliştiği ortamda; insanların yerini alan, yeni nesneler, örneğin yapay sinir ağlarının kullanıldığı gözlemlenmektedir.

Örneğin, eskiden borsa denilence akla, dealer ve brokerların elleri telefonda, gözleri tahtalarda ve yüksek sesle işlem yaptıkları gelirdi. Özellikle, eski filmlerde bu tip sahneler sık sık yer alırdı. Daha sonra teknolojinin gelişmesiyle, dealer ve brokerların ellerinde telefonla değil, bilgisayar başında klavyelerle işlem yaptıkların gözlemledik. Artık, borsalarda dealer veya brokerların yerini akıllı robotlar almaya başladı. Elleri telefonda ve klavyede, gözleri tahtada veya ekranda olanların yerini; daha önce hafızalarına bilgi mühendisleri tarafından bilgiler yerleştirilmiş olan robotlar işlem görmeye başladı. Bu durum, finansal sektörde dijital dönüşümün öncüsü olarak karşımıza çıkmaktadır.

Bu dijital dönüşüm öyle bir hale geldi ki, şimdiki soru “on yıl sonra bankalar kalır mı” şekline dönüştü. Bankacılık işlemlerinin bilgisayar veya cep telefonu araçlarıyla yaptığımız bir ortamda, blockchain olarak isimlendirilen yeni bir uygulamanın bu sektördeki iş olanaklarını yakın bir gelecekte ortadan kaldıracağı kesindir.

Blockchain, bu makalenin başlığından anlaşılacağı üzere bu çalışmanın konusu değildir. Bir başka çalışmada bu konuyu ele alırız. Yine de, blockchain hakkında kısaca bilgi vermek gerkirse; kelime anlamı itibariyle blok zincir demektir. Bu sistemde, dijital finansal sistemler bloklar halinde birine bağlanır ve bunun sonucunda da bir zincir oluşur. Blockchain’i bir nevi yeni bir veritabanı olarak da isimlendirebiliriz.  Blockchain birbirinden bağımsız olarak oluşan finansal faaliyetlerin tarih sırasına göre kaydedildiği bir sanal defter gibidir. Bu nedenle de, bir aracı kuruluşa gerek duymadan kişiler kendi işlemlerini doğrudan kendileri yapabilmektedir.

Diğer taraftan IV. Sanayi Devrimi’nin geliştirdiği veya geliştireceği algoritmalar sayesinde, muhasebecilik mesleği de ortadan kalkacaktır. Zaten Maliye Bakanlığı bu işlemenin gerçekleşmesi için alt yapıları kurmaya başlamıştır. Bence de doğru yapmaktadır. İnternet ortamında oluşturulan E-Defter, E-Fatura ve E-Beyanname gibi muhasebecilik eylemleri, çok yakın bir zamanda oluşturulacak algoritmalarla kendi kendine gerçekleşecektir. Örneğin, İnternet ortamında oluşturulan bir faturanın muhasebe kaydı satış durumuna göre, algoritmalar tarafından yapılacak, dönem içi veya sonu verilen beyannameler de, sistem tarafından otomatik olarak oluşturularak ilgili kurumlara gönderilecektir.

Sonuç olarak; yapılması gereken husus, insanların mesleki eğitimlerini IV. Sanayi Devrimi’nin yaratacağı etkilerden en az şekilde etkilenmesi üzere oluşturmaları gerektiğidir. Bu konuda görevin en büyüğü ise eğitim kurumlarına düşmektedir.

Prof. Dr. Hayrettin USUL