Instagram’ın önlenemeyen yükselişi

Oldukça uzun bir zaman önce kullanmayı bırakmıştım Facebook’u. Son zamanlarda yakın çevremde pek çok kişinin de ciddi bir şekilde bu ağdan uzak durmaya başladıklarına şahit oluyorum. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan dünya çapında bir araştırmanın sonuçlarına baktığımızda İnternet kullanıcılarının yaklaşık yarısının geçtiğimiz yıl sosyal ağlardaki hesaplarından en az birisini kapattıkları görüyoruz. Bu konuda çok fazla rakam yayınlanmasa da Facebook kullanıcı sayısında bir miktar azalma olduğunu itiraf etmişti. Örneğin, ABD’deki kullanıcılardan %9’u son skandallardan sonra Facebook hesaplarını kapattığı ifade etmiş.

Cambridge Analytica skandalı ile ilk kez ciddi bir şekilde insanlar tarafından güvenilirliği sorgulanmaya başlanan Facebook, bu skandalın hemen ardından benzer skandallarla çalkalansa da bu skandalların hiçbirisi Cambridge Analytica skandalı kadar ses getirmedi. Cambridge skandalının hemen ardından yaşanan bir güncelleme sorunu yüzünden 14 milyon Facebook kullanıcısının özel paylaşımları herkes tarafından görülebildi. Ardından firma tarafından yapılan bir açıklama ile 800 bin civarında kullanıcı tarafından engellenen kişilerin bir hata sonucu bu kullanıcıların paylaşımlarına erişebildiği açıklandı. Son olarak ise, soruşturma kapsamında Facebook tarafından Kongre’ye sunulan 747 sayfalık dokümanda 2015 yılında firma tarafından 3. Parti işletmelerin kullanıcı verilerine erişimi yasaklanmış olmasına rağmen 61 yazılım ve donanım firmasının veri toplamayı sürdürdüğü ve aralarında Microsoft ve Apple’ın da bulunduğu 52 firma ile kullanıcı verilerinin paylaşıldığı itirafında bulunuldu. İlginç bir şekilde bu firmalardan Apple dışında hiçbirisi bu itiraf metnini yalanlamadı.

Şu anda 2.2 milyar civarında kullanıcısı bulunan sosyal ağı terk edenlerin başında ise gençler gelmesine rağmen araştırmalar gençlerin Facebook’u terk etme sebeplerinin kişisel bilgilerin güvenliğinden öte Facebook’u sıradan bulmaları olduğunu gösteriyor. Kendi yaş ve ilgi grupları ile görsel ve video paylaşımına önem veren gençler Instagram ve Youtube başta olmak üzere diğer alternatif sosyal kanalları tercih ediyorlar.

Facebook’tan kaçanların sığındığı liman haline gelen Instagram’ın Facebook tarafından gerçekleştirilen en değerli yatırımlardan birisi olması da bir diğer ilginç nokta. 2013 yılında 19 milyar Dolar karşılığında WhatsApp’ı satın almadan bir yıl önce sadece 1 milyar Dolar’a sahip olduğu Instagram şu anda 1 milyar kullanıcıya erişmiş durumda ve 100 milyar Dolar değerinde!

Instagram’a (ve WhatsApp’a) ilk olarak SnapChat’te yer alan ve 24 saat sonra silinen hikayeler özelliğini ekleyen Zuckerberg bu hamlesi ile gençleri Snap’ten Insta’ya çekmekte başarılı olurken son olarak da uzun süreli videolar yüklemeye olanak vererek gençlerin ikinci önemli uğrak yeri olan YouTube’u da hedef aldığını açıkça göstermiş oldu. Zuckerberg’in bu çabaları sonucunda Instagram artık Facebook’un reklam gelirlerinin %16’sını sağlayan önemli bir varlık haline gelmiş oldu.

Özetlemek gerekirse sosyal medyada hâkim konumunu koruyan Zuckerberg açısından yakın gelecekte ciddi bir rekabet tehlikesi bulunmasa da kişisel bilgilerin korunmasına yönelik politik baskıların yaygın etkisini zamanla görmeye başlayacağız.

Prof. Dr. Mustafa Zihni TUNCA