Yapay zeka sadece düşünmüyor, yazıyor da!

Geçtiğimiz hafta teknoloji dünyasında gözler Apple’ın yeni kampüsündeydi. Uzun süredir beklenen yeni IPhone modellerinin ön plana çıktığı etkinliğin en eğlenceli anı ise yeni IPhone X modelinin yüz tanıma özelliğinin uygulamalı olarak tanıtımı esnasında yaşandı. Yapay zekâ sayesinde sahibinin yüzünü rahatlıkla tanıyan bu teknoloji; şapka, bıyık, gözlük vb. farklı görünümlerde bile sahibini ayırt edebilmesi açısından oldukça önemli bir güvenlik kontrol sistemi olarak karşımıza çıkıyor. Gece loş ışıkta bile başarılı olduğu ifade edilen bu yeni teknolojinin tanıtımı esnasında cihazın sunum yapan kişinin yüzünü tanımayıp şifre giriş ekranına dönmesi Apple açısından pek hoş olmasa da bana oldukça eğlenceli geldi. Nedense bu gibi oldukça iddialı yeni ürünler tanıtılırken benzer aksaklıklar yaşanabiliyor. Geçmişte Bill Gates tarafından tanıtımı yapılan Windows 98 lansmanı sırasında da canlı yayında mavi hata ekranları çıkıvermişti! IPhone’a dönersek, olaydan bir süre sonra Apple tarafından yapılan açıklamada, cihazın tanıtım esnasında sunucunun yüzünü tanımamasının bir hata olmadığı açıklandı. Tanıtım öncesinde sahneyi hazırlayan teknik ekipte yer alan bazı kişilerin cihazı masaya yerleştirirken cihaz ile yüzyüze gelmeleri sebebiyle birkaç kez onların yüzlerini tanımaya çalışan cihaz, tıpkı peşpeşe hatalı şifre girişinde olduğu gibi farklı yüz ile belirli sayıda karşılaşınca yabancılara karşı bir sonraki güvenlik önlemi olan şifre moduna geçiş yapmış!

Söz Apple’ın geçen haftaki etkinliğinden açılmışken, yapay zekâ ile ilgili küçük bir detayı daha paylaşmak istiyorum. Bilindiği gibi iletişim alanında bir çığır açan IPhone bu yıl onuncu yaşını kutluyor. Uzmanlar, Steve Jobs’ın hayatını kaybetmeden önce yaptığı IPhone tanıtım konuşmaları ile geçen haftaki etkinlikteki Tim Cook’un konuşmalarını yapay zekâ ile inceledikten sonra her iki kişiye ait konuşmaların da aynı metin yazarı tarafından yazılmış olabileceği sonucuna ulaşmış!

Bu noktada, eşleştirmelerin nasıl yapıldığını açıklayabilmek için, sürekli bahsettiğimiz yapay zekâ denilen bilgisayar teknolojilerinin nasıl çalıştığını basitçe anlatmak faydalı olabilir. Yapay zekâ, tıpkı bir insanlar gibi öncelikle eğitim sürecinden geçerek belirli bir konuda hangi durumda nasıl karar vermesi gerektiğini öğrenen yazılım sistemleridir. Eğitim süreci dediğimiz aşamada, genellikle büyük miktarda veri sisteme yüklenerek yazılımın o konuda bilgi sahibi olmasını sağlanır. IPhone tanıtımı örneğine dönersek, yapay zekâ geçmişte Steve Jobs’ın yaptığı konuşmaların 5 bin kelimelik kısmı ile eğitildikten sonra geçtiğimiz haftaki etkinlikte Tim Cook’un konuşmasının 200 civarında kelimelik bir kısmına bakarak gerek yapısal, gerekse kullanılan dil ve ifadeler göz önüne alındığında %85 oranında aynı kalemden çıktığına karar vermiş!

Akademik intihal yazılımlarında da kullanılan bu teknolojinin en önemli eksikliklerinden birisi jenerik ifadeler ile alıntıları metnin bir parçası olarak görmesi. Daha açık ifade etmek gerekirse, Steve Jobs ve Tim Cook tarafından IPhone ile ilgili sıklıkla tekrar edilen pek çok kavram ve teknik ifade yapay zeka tarafından aynı yazardan çıkmış olarak kabul edilebiliyor. Buna bağlı olarak da, yapay zeka tarafından bulunan benzerlik, Steve Jobs’ın 2011’de yayınlanan biyografisinde ifade ettiği sunumların ufak tefek son kontrolleri dışında tamamen kendi kaleminden çıktığı gerçeği ile çelişiyor!   Yapay zekâ ne kadar mükemmel çalışırsa çalışsın, insan dokunuşunun olmadığı yerde bu gibi sıkıntılar her zaman karşımıza çıkacak. Yapay zekâ hiçbir zaman tamamen bir insan gibi düşünemeyecektir. O yüzden de, geçtiğimiz haftalarda paylaştığım yapay zekaya yönelik eleştiri ve endişeleri göz ardı etmemekte fayda olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim.

İnsani dokunuş konusundaki eksiklikleri bir kenara bırakırsak, yapay zekâ aslında metin hazırlama konusunda bir insan kadar başarılı sonuçlar verebiliyor. Bu konuda, geçtiğimiz günlerde dikkatimi çeken çok ilginç bazı örnekler vermek istiyorum. Yapay zekânın şüphesiz en başarılı olduğu örneklerden birisi İnternet sitelerinde yer alan sahte ürün/hizmet yorumlarının hazırlanması! Son yıllarda e-ticaret alışverişleri ile ilgili en önemli sorunlarından birisi olan sahte ürün yorumlar satıcı firmalar tarafından tüketicileri aldatma niyetiyle hazırlanabildiği gibi, rakip firmalar tarafından ilgili siteye yönelik olumsuz algı oluşturma amacıyla da hazırlanabiliyor. Genellikle Hindistan gibi ülkelerde ciddi bir sektör haline gelen sahte yorum piyasası, hangi amaca hizmet ederse etsin hem yasal hem de etik açıdan ciddi bir sorun teşkil ediyor. Sahte yorum sektöründe tüketiciyi yanıltıcı düzeyde başarılı sahte yorumların $1 ile $10 arasında maliyeti olduğu biliniyor. Bu noktada yapay zekâ kullanımının sahte yorum maliyetlerini düşüreceği aşikâr olmakla beraber, yapay zekâ tarafından oluşturulacak olan yorumların ne kadar gerçekçi olabileceği konusu daha önce çok fazla gündeme gelmemişti.

Muhtemelen yapay zekâ ile yazılan yorumların çok başarılı olamayacağını düşünüyor olabilirsiniz. Oysa ki, yapılan güncel bir akademik çalışmada, tahminlerin aksine yapay zeka tarafından oldukça başarılı yorumların ortaya çıktığını görüyoruz. ABD’de Yelp sitesi’nde 5 yıldız alan (tüketiciler tarafından en çok beğenilen) 617 bin gerçek yorum ile eğitilen yapay zekâ tarafından üretilen sahte yorumları gerçeklerinden ayırt edebilmek neredeyse imkânsız! Araştırmacılar sahte yorumların kalitesini değerlendirebilmek için üç farklı yöntem izlemiş. İlkinde, yapay zekâ ile yorumlar gramer kalitesi açısından incelenmiş. İkinci aşamada bir başka yapay zekâ sistemi ile yorumların diğer gerçek yorumlardan çalıntı olup olmadığına bakılmış. Son aşamada ise gönüllü bireyler tarafından belirli sayıda yorum incelenmiş. Sonuçta ne yapay zekâ sistemleri, ne de insanlar bu yorumları gerçek yorumlardan ayırt edememiş. Hatta, yapay zekâ tarafından yapılan yorumları faydalı bulanların sayısı bir hayli yüksek!

E-ticaret sitelerine yapılan yorumların en fazla üç cümlelik kısa ifadeler olduğu düşünüldüğünde bu başarıyı tesadüfi bulabilirsiniz. Peki, yapay zekâ tarafından belirli bir konuda politik bir konuşma metni hazırlanabilir mi?  Bu konuda bir çalışma yapan araştırmacılar, geçen yıl yapay zekâ ile başarılı siyasi metinler hazırlanabileceğini ispatlamışlardı. ABD’de 2005 yılında Temsilciler Meclisi’nde yapılan 53 oturumda gerçekleştirilen 3857 konuşma ile eğitilen yapay zekâ ile mükemmel gramere sahip 23 kelimelik politik metinler hazırlamak mümkün görünüyor. Hatta, siyasetçinin Demokrat ya da Cumhuriyetçi olması ve tartışılan konuya karşı ya da destekler yönde oluşuna göre metin şekillendirilebiliyor!

Örnekleri çoğaltabilmek mümkün. Mesela, 90 farklı kategoride 100 bin farklı bira markasını inceleyen yapay zekâ tarafından pazara yeni girmek isteyenler için çok ilginç bira isimleri üreten araştırmacılar bile mevcut!

Kim bilir, belki yakın gelecekte romanlar, ders kitapları ve hatta gazete köşelerinin bile yapay zekâ tarafından yazıldığını görebiliriz. Çünkü, her ne kadar ruh ve duygulardan yoksun olsa da, yapay zekâ teknik olarak arzu edilen standartları sağlama konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yapıyor!

Prof. Dr. Mustafa Zihni TUNCA